İster bir kadeh viski ile kalp kırıklığı yaşayan yorgun bir kahraman, ister bir şişe votka ile mezuniyetini kutlayan bir grup üniversiteli kız olsun, meşrubatların sahnenin havasını ifade etmedeki önemi yadsınamaz. Kişiliğin içmeyi seçtiği alkol cinsi tüm sahnenin havasını değiştirebilir. Sizler için şahsiyetle bütünleşmiş meşrubatların bir listesini yaptık. Buyurun…
Kaynak: https://collider.com/iconic-drinks-ma…
İçindekiler
- 1 1. Vodka Martini – James Bond
- 2 2. Old Fashioned – Mad Men
- 3 3. Cosmopolitan – Sex and the City
- 4 4. Mint Julep – The Great Gatsby
- 5 5. White Russian – The Big Lebowski
- 6 6. Absinthe – Moulin Rouge
- 7 7. Butter Beer – Harry Potter
- 8 8. French 75 – Casablanca
- 9 9. Zombıe – Breakfast and Tiffany’s
- 10 10. Olde English 800 – Boyz N The Hood
- 11 11. Sweet Vermouth On The Rocks With A Twist – Groundhog Day
- 12 12. Screwdriver – Jackie Brown
- 13 13. Manhattan – Some Like It Hot
- 14 14. Pinot Noir – Sideways
- 15 15. Singapore Sling – Fear And Loathing In Las Vegas
- 16 16. Bloody Mary – Once Upon A Time… In Hollywood
- 17 17. Orange Whip – The Blues Brothers
- 18 18. Sidecar – Bonfire of the Vanities
- 19 19. Chardonnay – Bridget Jones’s Diary
- 20 20. Cocktail – The Red Eye
1. Vodka Martini – James Bond
James Bond sadece bir isim değil, aynı zamanda sinematik bir efor. Bir neslin hayranlıkla izlediği bu kişiliğin içtiği alkol de natürel ki popüler oluyor. Samimi ve sofistike bir şahsiyet olan Bond, çalkalanmış ama karıştırılmamış votka martini sever. James Bond, her şeyi istediği gibi yapmasaydı bu kadar güçlü bir figür olmazdı.
2. Old Fashioned – Mad Men
Mad Men film olmasa da inanılmaz bir popülerliğe sahi. Dizinin vurgulu kişilikler ve güçlü bir hadise örgüsüyle, Don Draper’ı ünlü yapan büyük bir galibiyet yakalaması kesindi. Draper’ın en sevdiği meşrubat olan Old Fashioned, yaşamınızda en az bir kere denemeniz gereken, kaçırılmayacak bir karışım. Viski ile bir küp şeker ve bir narenciye dilimini limon veya portakal ilave edip içeciğinizin keyfini çıkarın.
3. Cosmopolitan – Sex and the City
Sex and the City sadece bir klasik değil, New York’ta yaşayan dört kız dostun yaşamına odaklanan kült bir dizi. Benzersiz bir fenomen olan bu üretim, 90’lı senelerde sinema dünyasında muhtelif konuların ve kadın merkezli kurguların kapılarını araladı. Dizideki kişilikler, Carrie, Samantha, Charlotte ve Miranda’nın en sevdikleri meşrubat olan Cosmopolitan’ı izleyen herkes merak etmiştir. Cosmopolitan, tatlı ve narenciye alt tonlarını seven herkes için ideal bir meşrubat.
4. Mint Julep – The Great Gatsby
The Great Gatsby romanında ve filmlerinde Daisy Buchanan’ın elinde sık sık Mint Julep alkolsini tuttuğunu öğreniyoruz. Baz Luhrmann’ın 2013 versiyonunda, Carey Mulligan, meşrubatın çok daha görünür yapan heyecanlı kadını canlandırıyor. Güneyden esin alınarak yapılan Mint Julep, çoğunlukla burbondan yapılan serinletici, güzel bir meşrubat.
5. White Russian – The Big Lebowski
Coen Kardeşler tarafından yapılan The Big Lebowski, Amerikan sinemasının en iyi komedilerinden biri haline gelen dinamik bir şaheser. Büyüleyici bir film müziği, harika sinematografisi ve güçlü performanslarıyla bu film, dev bir hayran kitlesi kazandı. The White Russian, The Dude tarafından buluş edildiği gibi, yapması süper kolay bir meşrubat. Vodka Kahlua, taze krema ve anında neşe veren bir kahve alt tonunu birleştirerek yapılan ferah bir meşrubat.
6. Absinthe – Moulin Rouge
Bu anason aromalı alkolnin içki yüzdesi %45 ile %74 arasında değişmekte. Yüksek içki konsantrasyonu nedeniyle herkesin sevebileceği bir meşrubat değil. Absinthe’nin Amerika Birleşik Devletleri’nde ve 1900’lerin başlarından itibaren Avrupa’nın büyük bir bölümünde yasadışı olduğu göz önüne alındığında, meşrubat, gizem ve itaatsizlik havası yayıyor.
7. Butter Beer – Harry Potter
Sihircilik dünyasının keyfini bütün anlamıyla çıkarmak için onlar gibi yiyip içmelisiniz. Bu bir hayli insan için ‘butter beer’ içmek anlamına geliyor. Harry, Ron, Hermione ve öbürleri tarafından romanlar ve filmler boyunca yudumlanan en bilinen meşrubat budur. Butter Beer’ın Universal tema parkları gibi yerlerde oldukça popüler olduğu görülüyor. Bu da ona asıldan bayılan bir hayli insan olduğunu gösteriyor. Universal tema parklarındaki The Wizarding World of Harry Potter ve Harry Potter New York dahil, Butter Beer’ı bulabileceğiniz birkaç yer var.
8. French 75 – Casablanca
Dünyada efsanevi romantik film, Casablanca’yı dinlememiş tek bir sinefil yoktur. Bir gece kulübü nedeniyle tekerrür toplanan ve bir kere daha birbirlerine çekim hisseden iki eski sevgili etrafında dönen sevimli bir aşk hikayesi. Alıntılanabilir diyaloglar, harika bir hadise örgüsü ve oyuncu kadrosu ile bu film batı sineması tarihinde unutulmaz bir yere sahip oldu. Filmde, şarkıların yanı sıra, ‘French 75’ olarak bilinen harika bir meşrubat da vardı. French 75, konyak, şampanya, cin, şurup ve bir tutam limon kabuğu rendesi ile yapılan tatlı bir köpüklü kokteyl.
9. Zombıe – Breakfast and Tiffany’s
Bu Amerika Birleşik Devletleri klasiğinde parti kızı Holly Golightly’yi Audrey Hepburn canlandırıyor. Çılgın New York partilerinde eksik olmaması gereken şey kesinlikle koktey. Zombie, değişik romlarla yapılır. Kayısı brendi, grenadine şurubu, portakal syat, ananas syat ve şeker şurubuna limon veya portakal dilimleri eklenir. Adını tüketicisi üzerindeki etkisinden alan bu meşrubat, halen kokteyl barlarının kült içkilerinden biri.
10. Olde English 800 – Boyz N The Hood
Bu özel malt likörü markası New York’ta yaygın olmasına rağmen, kültürel önemi büyük miktarda tek bir adama yani Ice Cube’a bağlı. Alkol doksanların rap kültürünün derinliklerine doğru indi. Kendisini sayısız mısrada buldu ve N.W.A albüm kapaklarında yer aldı. Müzik ve oyunculuk arasında geçiş yapacak kadar güçlü bir şahsiyete sahip olan Ice Cube’un Boyz N The Hood’da kırklı yaşları geride vazgeçen ilk ekran performansı, olağanüstü bir kariyerin yalnızca başlangıcıydı.
11. Sweet Vermouth On The Rocks With A Twist – Groundhog Day
Bu alkol siparişini doğru bir biçimde verebilmek için mümkünen aynı günü 12.394 kere yinelemek gerekecekti. Groundhog Day’de Phil Connors’ın başına gelen de buydu. Herkesten ve her şeyden uzak kalmış bir TV hava gidişatı sunucusu, tuzağa düşürülmüş ve bir zaman döngüsü içinde. Ancak vaziyet, yapımcısı Rita ile başlayan bir bağlantının yardımını düzenlenebilir gibi görünüyor. Phil, filme sevimsiz bir alaycı olarak başlar ve başlangıçta buzlu bir Jim Beam sipariş eder. Zamanda bükülme yaşadıktan sonra Sweet Vermouth en sevdiği meşrubatı olur. Bu onun yeni bakış açısının göstergesidir. Ona güneşin vurduğu Roma’yı düşündürür.
12. Screwdriver – Jackie Brown
Jackie Brown 90’ların Los Angeles’ında yeraltı suçunun fantastik bir tasviri. Robert De Niro’nun canlandırdığı Louis Gara, sörfçü kız dostu ile sahil yaşamı yaşıyor. Samuel L. Jackson’ın canlandırdığı Ordell Robbie kişiliği ise bir silah kaçakçısı. Grup, votka ve portakal syatndan oluşan bir meşrubat olan ‘screwdriver’ yudumlayarak anlamsız sohbetler yapıyor.
13. Manhattan – Some Like It Hot
Bu listedeki bir hayli alkol barda servis edilirken ‘Some Like It Hot’ filminde Manhattan, bir tren vagonunda, ranzanın üzerindeki kağıt kadehlerde servis edilir. Bu klasik Billy Wilder filmi, kadın kılığına girmiş iki firari müzisyenin hikayesini anlatıyor. Ancak film çoğunlukla Marilyn Monroe’nun canlandırdığı Sugar kişiliği ile hatırlanıyor. Monroe firari bir şişe burbon açar ve vermutu gördüğünde, bir Manhattan yapabileceklerini fark eder.
14. Pinot Noir – Sideways
Mümkünen filmin en ünlü repliği: ‘Şayet biri merlot sipariş ederse, ben gidiyorum.” Alexander Payne’in bu filmi, şarap tadımı yapan ve yolculuğa çıkan iki dostun hikayesini anlatıyor. Miles’ın en sevdiği şarap Pinot Noir hakkındaki monologu çok güçlü ve etkileyici. “Asıldan zaman ayıran biri Pinot’un potansiyelini bütün anlamıyla ifade edebilir.”
15. Singapore Sling – Fear And Loathing In Las Vegas
Narkotik, içki ve şiddet kapsayan filmin boğuk havası ana şahsiyetlerin alkol seçimi Singapore Sling ile örtüşüyor. Renkli, meyveli bir karışıma, güçlü bir mezcal Meksika’ya özgü içkili meşrubat eşlik ediyor.
16. Bloody Mary – Once Upon A Time… In Hollywood
Bloody Marry 60’lara özgü, votka, tabasco sosu ve domates syatndan oluşan bir kokteyl. Uzun bir kereviz sapıyla servis edilir. Brad Pitt’in kişiliği Cliff Booth’un filmin ilk sahnelerden birinde içtiğini gördüğümüz alkol. Bu filmde harcanan çok muhtelif meşrubatlara rağmen, her zaman göze çarpan Bloody Mary’nin gülünç görüntüsü olacak.
17. Orange Whip – The Blues Brothers
Filmin ilk gösteriminin ardından, krema ve portakal suyuyla karıştırılmış rom ve votka kokteyli ‘Orange Whip’in popülaritesinde büyük bir çoğalış yaşadı. Şayet ‘Blues Brothers’ bu alkolnin havalı olduğunu düşünüyorsa konu münakaşaya kapalı!
18. Sidecar – Bonfire of the Vanities
Klas bir film için klas bir meşrubat! Filmde alkol içmemesi gereken bir şahsiyet kendini Bruce Willis’in kişiliği Peter Fallow ile bir toplantıda bulur. İçmesine asla izin vermeyen karısının yokluğunda adam bir Sidecar sipariş eder. Konyak, portakal likörü ve limon syat kapsayan klasik kokteyl bugün hala çok popüler.
19. Chardonnay – Bridget Jones’s Diary
Kitap ve filmlerdeki sevimli ve savunmasız şahsiyet Bridget Jones’un her zaman alkole karşı bir tutkusu vardı. İlk filmin bir noktasında Jones, kırılmış kalbinin votka ile teselli bulacağına inanır. Jones’un sonraki seçimi ise bir leydi olduğunu kanıtlayan, beyaz şarap olan bir chardonnay!
20. Cocktail – The Red Eye
80’lerde Tom Cruise’dan daha havalı bir şey yoktu değil mi? Genç Cruise, bardakları ve şişeleri ters çevirip havaya fırlatarak kadınları etkiliyordu. Bu alkol ise gösterişli olmaktan ziyade yararlıydı. Akşamdan kalma tedavisi olduğu söylenen “The Red Eye”Lager, domates syat ve yumurtanın bir karışımı. Mümkünen çoğu şahıs kahveyi seçim eder.