
Konumuz vatana ihanet. Bu vatanın gelişmesinin önlemek için köy enstitülerinin nasıl kapandığını öğreneceğiz. Bazı kişiler tarafından nasıl bu ülkenin kaderinin köy enstitülerinin kapanmasıyla birlikte nasıl değiştiğini göreceğiz.
Cumhuriyet dönemine Osmanlı Devletinden kalan bir miras kalmadı hatta borç kaldı diyebiliriz. Buna artı olarak okuma yazma bilmeyen bir halk kaldı. Gelen harf devrimi ile birlikte bu okuma yazma oranı yüzde 8’lerden yüzde 19’lara çıktı. 1940’lı yıllarda yapılan sayımlara göre ülkede 40.000 okul vardı fakat 35.000 köyde okul yoktu. O zamandan köylere okul yapmaya başlansaydı tüm köylere okul yapılması hesaplamalara göre 80 yıl sürecekti. Bundan dolayı yeni bir plan devreye girdi “Köy Enstitüleri”.
Köy Enstitüleri Kimler Tarafından Ortaya Çıktı?
Köy enstitüleri fikri Atatürk döneminde çıkıyor. Hasan Ali Yücel tarafından mükemmel bir şekilde planlanıyor. Ve fikir İsmet İnönü döneminde uygulanıyor ve kapanma devri onun döneminde başlayıp Adnan Menderese kadar dayanıyor.
Cumhuriyet döneminde Atatürk tarafından bir fikir üretiliyor ve bu fikir öğrencilerin yurtdışına gönderilip sanat, şiir ve bilim alanlarında kendilerini yetiştirip ve batıdan bazı fikirler kapıp bu ülkeye getirilmesi isteniyor.

Köy Enstitülerinin Açılışı
Yıl 1926, o zamanın Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati döneminde Kayseri ve Denizli’de köylere Muallim Mektepleri açılıyor. Mustafa Necati mecliste yaptığı bir konuşmada şöyle bir konuşma yapıyor.

“Köy çocuklarını okutmak için şehirlere götürmek hatadır. Şehirlere giden çocuklara köye geri dönmek istemiyor. Köy çocuklarını köyde okutalım ve çocuklar yatırımlarını kendi köylerine yapsın ve kendi kültürlerini unutmasınlar. Bu şekilde köylerde tarım ve hayvancılığı da geliştirebiliriz.”
Diyerek köylerde yapılacak eğitimin önemini vurgulamış oldu. Böylelikle köy enstitülerinin açılışının ilk sinyalleri verilmiş oldu. Savaştan çıkmış bir ulusta öğretmen eksiklikleri vardı. Bunun için Atatürk’ün fikri ile askeri kamplarda askerlere okuma yazma öğreten çavuşlar köylere öğretmen olarak atanacaktı. Bunun için 85 asker eğitim alarak köylerde eğitim vermeye hazır hale getirilmiş oldu. Atatürk ile birlikte Hasan Ali Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç köy enstitülerinin temellerini kurmuş oluyor.
Köy enstitülerinin geliştirilmesi ve farklı şehirlere dağılması Hasan Ali Yücel tarafından yapılıyordu. Atatürk’ün vefatından sonra Celal Bayar döneminde Hasan Ali Yücel Milli Eğitim Bakanı olarak seçilen Hasal Ali Yücel o dönemleri Türkiye’nin farklı bölgelerinde eğitim merkezleri kurarak ve yaklaşık 500 tane dünya klasiğini çevirerek ve şuanda en çok tercih edilen Hasan Ali Yücel Klasikleri çevirilerini hazırlayarak hizmet veriyor. Bir gün mecliste köy enstitüleri teklifini götürüyor ve zorla da olsa teklif kabul ediliyor. O gün 38 kişi bu oylamaya katılmıyor o oylama katılmayanlardan biri gelecekte köy enstitülerinin yıkımına sebep olacak kişilerden biri olan Adnan Menderes.
1936 yılında Eskişehir’de eğitim vermek için hazırlanacak öğretmenlere kurs verilmeye başlanılıyor. Yapılan çalışmalar sonunda 1936 yılında Hasan Ali Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç önderliğinde resmi olarak köy enstitüleri kurulmuş oluyor. 1942 yılında ilk mezunlar verilmiş oluyor. Köy enstitüleri sağlık eğitimi,spor, marangozculuk, sanat gibi çeşitli eğitimler veriliyordu. O dönemde yaklaşık 1600 sağlık memuru yetiştirilmiştir. Köy enstitülerinde 3 çeşit eğitim veriliyordu, bunlar; kültür dersleri, tarım dersleri, teknik dersler idi.
Enstitülerin Kapanışı
Dönemin hükümetinin başında İsmet İnönü var. İsmet İnönü başlarda köy enstitülerini destekleyen hatta açılmayan yerlere yeni köy enstitüleri kurulmasını emrediyordu. Fakat o zamanın siyasi karışık nedenleriyle parti içinde köy enstitülerinin kapatılması baskısı yapılıyor. Kazım Karabekir kapatılmasına karşı çıksa da Fevzi Çakmak ise kapatılmasını istiyor. 1945’te enstitü ikinci mezunlarını veriyor. O zamanlar halk tarafından enstitülerine solcu yuvaları,gibi yakıştırmalar yapılıyor.
Seçimler yaklaştığında oy kaybı yaşaması ihtimali ile İsmet İnönü ilk başta destek verse de enstitülerin kapanmasına yeşil ışık yaşıyor. O zamanın baskısı ile Hasan Ali Yücel baskılara dayanamıyor ve istifa veriyor. Bundan sonra Hasan Ali Yücel 3 yıl aşırı solculuk suçlaması mahkemelere çıkartılıyor. Ve yeni bakan ile dine dayalı okullara verilen destek ile enstitüler ihmal ediliyor. Bunların doğrultusunda köy enstitüsündeki eğitimler kaldırılıyor, klasikler yasak oluyor ve kademeli olarak kapatılıyor. En sonunda Adnan Menders’in hükümete geçmesiyle tamamen kapanıyor.
Sanki yazıda biraz Haluk Tatar havası alıyorum ama doğru mu 😀
Doğru yakaladınız 😀