Gündem

Koronavirüs’ün Sosyopolitik Etkileri

Bugünlerde koronavirüs sebebiyle insanların evde kalması gerekmektedir. Bu karantina sürecinin ne kadar süreceği neler olacağı bilinmemektedir. Bu bilinmemezlik insanların psikolojisini de etkilemektedir. Bu süreçte insanların yaşadıkları ve kriz döneminde yaşananlar unutulmaz bir anı olarak kalacaktır.

Öncelikle insan sosyal bir varlıktır ve bu sosyalliğini devam ettirmesi gerekir, yaklaşık olarak bir aydır devam eden bu süreç insanların alışkanlıklarını değiştirmeye başlamıştır. Bu değişim çok zor ve sancılı olmaktadır. Çünkü insan alışkanlıklarını bir günde ya da bir haftada değiştiremeyecek bir varlıktır. Devam eden bu süreçte alışkanlıkların yavaş yavaş değiştiği görülüyor. Nedir bu karantinada yaşam?

Karantinada insanların evden çıkmaları belli şartlar altında olabiliyor. Özellikle bazı ülkelerde belli saatlerde çıkmaları yasaktır. Market veya eczane ihtiyaçları dahilinde çıkabiliyorlar. Bunda da tabii ki alışveriş yaparken dikkat etmeleri gerekmektedir. Marketlere girerken, maske takma zorunlulukları, eldiven takma zorunlulukları vardır.

Korona virüs

Hafta sonu için ilan edilen sokağa çıkma yasağı ne kadar etkili olur bilinmiyor. Özellikle sokağa çıkma yasağı ilanı sonrası olan kaos’un sebepleri neler acaba?

Halkımızda neden gibi sebepler bu gibi durumlarda sıcak kanlı olmasına neden oluyor. Nedir bizi bu kadar çok telaşlandıran ve baskı altında ise mantıklı hareketler yapmamaya iten şeyler?

Dünyada iyi veya kötü giden süreç, Türkiye’de şu anda gayet kontrolde devam ediyor. Peki bu dünya düzeni insanoğluna neler öğretecek?

Öncelikle, teknolojinin gelişmesi ve bilginin bu kadar hızlı dünyanın her yerine ulaşması, insanların okuma yazma etkinliklerini ve sosyal kültürel etkinliklerini arttırmıştır. Bunun gelmesi ile birlikte bireyin kendine dönük dünyası sosyal anlamda da yön bulmuştur. Kıta Avrupası, Kuzey Amerika ve Japonya gibi erken kapitalist düzene sahip olan ülkeler ile 80 sonrası bu sınıfa dahil olan ülkelerdeki bireyselleşme eğilimi, bu gibi durumlarda devletin hareket alanını kısıtladığı görülmektedir.

Dünya koronya çare bir aşı bekliyor.

Bu kısıtlamanın sebeplerinden ilki günlük hayatta özgürlüğün her yerde somut olarak görülmesidir. Bu özgürlük alışkanlığı bir bakıma devletin müdahil olması gerektiği yerlerde karşıt bir olgu olarak durmaktadır. Bireyselleşme eğiliminin fazla olduğu ülkelerde, sosyal faaliyetlerinde bu yönelimle eş güdüm olarak arttığı görülmektedir.

Avrupa’dan gelen haberlerde yer alan, huzur evlerindeki hastalara bakılmaması ve ölmüş insanlarının vücutlarının alınamaması aslında durumu gözler önüne sermektedir. Bu anlamda Avrupa’nın bunu yapacak kapasitede olmaması konu değil, bunu yapacak kapasitede olup sosyal anlamdaki hayatın tezahürü olan bir eylemde bulunmaları vahim olan bir durumdur.

Ülkelerin siyasal fikirleri olabilir, yada o ülkede yaşayan halkların belli kültürel geçmiş ile gelen sosyal duruşları olabilir fakat bu gibi durumlarda bireyselci olmak veya bunun etkisi ile davranmak, geniş çerçevede gelecek olumsuz sonuçların sebebidir. Sonuç olarak bireyi oluşturan toplum, toplumdan bağımsız olmayan bir birey vardır. Dünyanın sistemi bu gibi gözükse de, aslında nedensellikten gelen bir sonuç olarak dünyanın sistemi budur.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

deneme bonusu veren siteler